Yasin Taçar : Okumak Üzerine

OKUMAK ÜZERİNE

İnsan, Cenab-ı Hakk’ın Kuran’da da belirttiği üzere aceleci bir varlıktır, öte yandan da bitmeyen emellerin, hırsların elinde debelenmektedir. Bu acelecilik ve hırs, insanı hayatın her alanında doyumsuzluğa ve aynı zamanda bıkkınlığa sevk etmektedir.

Bu alanlardan biri de kitap okumaktır. Özellikle sosyal medyada kitap okumak üzerinden bir entelektüellik yarışı güdülmektedir. Çok kitap okumak, sürekli kitap okumak insan için zorunlu tutulmaktadır. Taha Kılınç, Neyi Nasıl Yapmalı kitabına bu konu üzerinden girişgah yapıyor. Kitap okumayı çok isteyen ama sıkılan, bırakan insanlara tavsiyeler veriyor.

Bu tavsiyelerden ilki ve en önemlisi yayımlanan her kitabı okuyamayacağımıza ömrümüzün yetmeyeceği gerçeğiyle barışmaktan geçiyor. Gerçekten de okunması elzem olan bütün kitapları dahi okumaya ömrümüz yetmeyecek. Bir insan zaruri ihtiyaçları dışında sadece kitap okusa ve uzun yaşasa dahi nihayete gelindiğinde okumadığı önemli kitaplar okuduğu önemli kitaplardan sayıca daha fazla olacak. Bu asla değişmeyecek bir gerçek olarak önümüzde durmalıdır, durmaktadır. Dolayısıyla kitap kurdu olmak bile önemli bir maharet değil bilakis dezavantajlı bir durumdur. İnsan özellikle ilk gençlik çağlarında kitap oburudur, eline geçen her kitabı iştahla okur. Bu devrede okuması gerekmeyen kitaplara da vakit ayırdığı için telafisi olmayacak bir zaman kaybı da yaşar. Bu nedenle önemli olan doğru kitapları okumaktır. İnsana ömrü boyunca tek bir kitabın rehberliğinin bile yetebileceği unutulmamalıdır.

Taha hocanın ikinci tavsiyesi ise kitap satın almanın hastalık derecesinde olmamasına yöneliktir. İslam’ın infakı emretmesi ve israfı yasaklaması hayatın her anında geçerlidir. Hiç okunmayacak, ele bile alınmayacak kitapların evin kitaplığında senelerce beklemesi bir defa o kitaba hürmetsizliktir. O kitap istifade edilsin diye yazılmıştır, bu durumda ise kitaptan tek bir kişi bile faydalanamamış, hatta kitaptan faydalanılmasına engel olunmuştur. Paylaşmak dinimizin bir emridir, en azından okumadığımız, okumayacağımız kitapları paylaşmasını da bilmeliyiz.

Üçüncü tavsiye kitapların ilgilenme yönünden tasniflenmesidir. Bizi ilgilendirmeyen kitaplara yoğunlaşmak, onlarla vakit geçirmek hem zaman kaybına hem de bir noktadan sonra zihnin yönünün şaşmasına sebebiyet verecektir. Madem ki ömür sınırlı, vakit kısıtlıdır, o halde doğrudan bizi ilgilendiren, ihtiyacımız olan kitaplara yönelmeli, onlara yoğunlaşmalıyız.

Dördüncü tavsiye okumada istikrardır. Taha Kılınç burada Peygamber Efendimizin (sav) devamlı olan ameli tavsiye ettiği hadisi söylemektedir. Bir insanın bir gün üç saat kitap okuması, sonra dört gün hiç okumaması doğru bir yöntem değildir. Yarım saat de olsa her gün okumak önemlidir. İstikrar, çabanın meyve vermesindeki en önemli etkendir. İstikrar ile emekler bereketlenir, kar tanesinin yuvarlanarak sonunda çığ olması gibidir istikrarlı eylem. İstikrar olmadığında ise kar taneleri arada eriyecek, sonra tekrar birikecek, sonra tekrar eriyecek ve hiçbir zaman çığa dönüşemeyecektir.

Son tavsiye ise okumaların paylaşılması, konuşulması üzerine olmaktadır. Kişi okuduğunu yakınlarıyla paylaşır, sohbet bereket getirir ve üzerine konuşmalar kitaptan elde edilen bilginin çeşitlenmesini, zenginleşmesini sağlar.

Taha Kılınç, Neyi Nasıl Yapmalı eserinde hayatın merkezinde yer alan ve ihtiyacımız olan konularda tecrübelerini paylaşıyor, bize yeni bakış açıları kazandırıyor. Yazılarından oluşan bu eser herkesin istifade edeceği, etmesi gerekli bir eser olmuş.